Uncategorized

Yoga Hocama Sormaya Çekindiğim Sorular

1 Aralık 2019

 

Bundan yaklaşık 1,5 yıl önce bir Shadow Yoga tanıtım dersine gittim. Mart başıydı çok net hatırlıyorum. Hayatımda 1 kez bile evim dışında bir yerde yoga yapmayı denememiştim. Dolayısıyla da hiç hocam olmamıştı. Benim bildiğim tek şey Youtube videolarından bildiğim yogaydı işte o kadar. Çok heyecanlanarak gitmiştim Gayrettepe’deki Atölye Yeşil’e. Biraz da korkmuştum açıkçası, yoga hakkında pek bir şey bilmeyen biri olarak, derse katılacak diğer insanların yanında benim tabirimle “patates” gibi kalırım diye.

Ders başladığında Hocamız Defne Suman hepimize tek tek baktı gülümseyen ve meraklı gözlerle. Ruhumuzu okuyor gibi gelmişti. Onun etrafında yerde oturuyorduk. Her göz göze geldiğimizde sanki biri kapatmaya çalıştığım bir kapıyı tıklatıyor gibi gelmişti. Ayağa kalkıp derse başladığımızda ise kendimi gerçekten patates gibi hissettiğim anlar oldu. Bununla beraber insan vücudunun doğasında olan o tatlı kabullenme bir süre sonra geldi ve ilk sefer olmasına rağmen, daha niceleri olmasını isteyerek ayrıldım o dersten.

O dersten tam 17 gün sonra babamı kaybettim. Sevdiğiniz birini kaybettiğiniz zaman o tarih aynı zamanda bir işaret gibi duruyor hayatınızda. Ne zaman bir şeyi hatırlasanız, o tarihten önce miydi, sonra mıydı  veya kaybettiğiniz kişi hayatta mıydı diye hatırlamaya çalışıyorsunuz, benim bu yazıya başlamadan evvel 1-2 dakikalığına yaptığım gibi. Neyse, derste sevgili hocamız yas ve travma gibi durumlarda yogaya ara vermemiz gerektiğini söylemişti. Ben de sabırla bekledim ve sonunda 2018 Ekim ayındaki başlangıç sınıfına hevesle yazıldım.

Bugün söylemekten gurur duyuyorum ki, hala da öğrencisi olmaktan çok mutluyum. Ancak yüzleşmem gereken bir gerçek var ki, Shadow Yoga’da adeta bir salyangoz hızı ile ilerliyorum. Bunun da sebebi kendi çalışmama yeterli zaman ayırmamam. Kendi kendime çalışmakta zorlandığım 2. senemizde bize bir fırsat sunuldu. Bu fırsat sayesinde Shadow Yoga’da 2. bir hocam oldu, Sevgili Pınar Üstün. Böylece Defne Hocamız dışında Pınar Hocamız ile de çalışabilecektik. Yine de 2 hocamın da dersleri olmayan zamanlarda hala kendi kendime çalışma yapmakta zorlanıyorum. Derslerde hocalarımıza sorular sormamız teşvik edilse de evde yalnız kalınca sanki bildiklerimi unutuyorum. Peki ne sormak isterdim hocama o yanımda yokken?

Ona sormak istediğim şuydu, o kendi hocasını bu kadar seyrek görebilmesine rağmen, aralarındaki bağ nasıl bu kadar güçlü? Ben hocamdan uzaktayken karanlık bir tünelde el yordamı ile yolumu bulmaya çalışır gibiyim. Bazen derste öğrenip anladığımı düşündüğüm şeyi, eve geldiğimde gözlerimi kapattığımda sanki hiç hatırlayamıyorum. Derste bir hata yaptığımızda o bize karşı bu kadar anlayışlıyken ben evde bir şeyi yanlış yapınca o an her şeyi bırakıp bir daha asla ama asla yoga yapmak istemiyorum (tabii ki sadece bir anlığına!).

Bu soruların hiçbirini hocama sormadım. Neden sormadım? Çünkü karanlık bir tünelde ilerliyor gibi hissettiğim zamanlarda aslında orada benimle olduğunu biliyorum. Çünkü soruları daha sorarken aslında sorunun benim farkında olmadan bir beklenti içine girmiş olmam olduğunu biliyorum. Üstelik bir beklentiye girerken karşılığında gereken emeği ve çalışmayı sağlamayarak boş bir beklenti içine girdiğimi fark ediyorum. Bu yolu yürüyen herkesin böyle şeyler hissettiğini, düşündüğünü, yalnız olduğunda bunları deneyimlediğini biliyorum. Hatta yoga bir yana, birçoğumuz yürüdüğümüz hayat yolunda bize rehberlik etmesini istediğimiz birini arıyoruz. Ya da biri bize rehberlik ettiyse bizi hiç bırakmasın, hep yanımızda olsun istiyoruz. Ama bazen öğrendiklerimizi kullanmıyor ve değerini bilmiyoruz. Hocamız ve öğrettikleri hep bizimle. Ve onların değerlerini bilmenin yolu, öğrendiklerini tatbik etmekten, onları ve öğrettiklerini onurlandırmaktan geçiyor. Bu değerli dersi almış olmanın sevinciyle bu yazıyı burada sevgiyle tamamlıyorum. Buradan bana öğrettikleri her şey için onlara teşekkür ediyor ve onları saygıyla selamlıyorum. Namaste.

*Shadow Yoga hakkında daha fazla bilgi için web sitesini ziyaret edin.

*Hocam Defne Suman’ı tanıyın.

*Hocam Pınar Üstün’ü tanıyın.

 

You Might Also Like

No Comments

Leave a Reply